SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’Z-ZEKAT

<< 750 >>

باب: صدقة الفطر على العبد وغيره من المسلمين.

71- Fıtır Sadakasının Köle Ve Hür Müslümanlara Farz Olması

 

حدثنا عبد الله بن يوسف: أخبرنا مالك، عن نافع، عن ابن عمر رضي الله عنهما:

 أن رسول الله صلى الله عليه وسلم فرض زكاة الفطر، صاعا من تمر أو صاعا من شعير، على كل حر أو عبد، ذكر وأنثى، من المسلمين.

 

[-1504-] İbn Ömer r.a. şöyle anlatır: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem, Köle, hür, erkek, kadın küçükk yada büyük olsun müslümanlara bir sa' hurma veya bir sa' arpayı fitr sadakası olarak vermelerini farz kılmıştır.

 

 

AÇIKLAMA:    Kurtubi şöyle der: “Bu hadiste fıtır sadakası olarak verilecek miktar ve kimlerin fitr sadakasi vermesi gerektiği açıklanmak istenmiştir. Kimlerin kendi adına, kimlerin başkası adına vermesi gerektiğine temas edilmemiş, her ikisini de içine alacak bir ifade kullanılmıştır."

 

Tîbi ise şöyle demiştir: "Hadis, bütün Müslümanlara fıtır sadakasını farz kılmaktadır. Neden dolayı gerekeceği ve bunun kimin yerine getireceği İse başka nasslardan anlaşılmaktadır."

 

İbnü'l-Münzir şöyle nakleder: "Bazı alimler, İbn İshak'ın Nafi'den naklettiği İbn Ömer'in uygulaması konusundaki şu sözü delil olarak kullanmışlar ve "İbn Ömer, hadisten kasdedilen anlamı en iyi bilen kişi olduğu halde, kendisi kafir olan kölesi için fıtır sadakası vermekteydi" demişlerdir.

 

Bu görüş şu şekilde tenkit edilebilir: Eğer İbn Ömer'in böyle yaptığı doğru ise bu olayın, onun bunu, farz olduğu için değil de, tatavvu (nafile) olarak yaptığı şeklinde yorumlamak gerekir. Böyle yapmasına bir engel de yoktur.

 

Hadiste, "Müslümanlar" şeklinde kullanılması, şehirde yaşayan medenî ya da çöllerde yaşayan bedevî bütün Müslümanları içine aldığına bir delildir. Fakat Zührî, Rebîa fıtır sadakasının sadece şehirlilere vacip olduğunu savunmuştur. Bu konudaki ayrıntılı açıklamayı, inşaallah, "fıtır sadakası" bölümünün, "köle adına fıtır sadakası vermek" konusunda yapacağız.

 

 

باب: صدقة الفطر صاع من شعير.

72. Fitr Sadakasının Bir Sa Arpa Olarak Verilmesi

 

حدثنا قبيصة: حدثنا سفيان، عن زيد بن أسلم، عن عياض بن عبد الله، عن أبي سعيد رضي الله عنه قال: كنا نطعم الصدقة صاعا من شعير.

 

[-1505-] Ebû Saîd şöyle demiştir: "Biz (fitr) sadakasını bir sa' arpa olarak verirdik."

 

Tekrar: 1506, 1507 ve 1510

 

 

باب: صدقة الفطر صاع من طعام.

73- Fitr Sadakası Olarak Bir Sa' Buğday Vermek

 

حدثنا عبد الله بن يوسف: أخبرنا مالك، عن زيد بن أسلم، عن عياض بن عبد الله بن سعد بن أبي سرح العامري: أنه سمع أبا سعيد الخدري رضي الله عنه يقول:

 كنا نخرج زكاة الفطر، صاعا من طعام، أو صاعا من شعير، أو صاعا من تمر، أو صاعا من أقط، أو صاعا من زبيب.

 

[-1506-] Ebu Said el-Hudrî r.a. şöyle demiştir: "Biz fitr zekatını bir sa’ taam (yiyecek maddesi - buğday), arpa, hurma, kurutulmuş yoğurt veya kuru üzüm'den verirdik."

 

 

باب: صدقة الفطر صاعا من تمر.

74- Fitr Sadakası Olarak Bir Sa Kuru Hurma Vermek

 

حدثنا أحمد بن يونس: حدثنا الليث، عن نافع: أن عبد الله قال: أمر النبي صلى الله عليه وسلم بزكاة الفطر، صاعا من تمر أو صاعا من شعير. قال عبد الله رضي الله عنه: فجعل الناس عدله مدين من حنطة.

 

[-1507-] Nafi'in naklettiğine göre Abdullah İbn Ömer şöyle demiştir:

"Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem fitr zekatını, bir sa' hurma veya bir sa' arpa olarak vermemizi emretti. İnsanlar, iki müdd'ü, yarım sa'ya denkleştirdiler."

 

 

باب: صاع من زبيب.

75- Fitr Sadakası Olarak Bir Sa Kuru Üzüm Vermek

 

حدثنا عبد الله بن منير: سمع يزيد العدني: حدثنا سفيان، عن زيد بن أسلم قال: حدثني عياض بن عبد الله بن أبي سرح، عن أبي سعيد الخدري رضي الله عنه قال:

 كنا نعطيها في زمان النبي صلى الله عليه وسلم صاعا من طعام، أو صاعا من تمر، أو صاعا من شعير، أو صاعا من زبيب، فلما جاء معاوية، وجاءت السمراء، قال: أرى مدا من هذا يعدل مدين.

 

[-1508-] Ebu Saîd el-Hudrî r.a. şöyle demiştir: "Biz Resûlullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem zamanında iken, (fitr sadakasını) yiyecek maddesinden, kuru hurmadan, arpadan veya kuru üzümden bir sa' olarak verirdik. Muaviye devlet başkanı olup, Şam'ın buğdayları gelince, 'bir müdd (buğday) diğerlerinden iki müdde denktir' görüşünü belirtmiştir."

 

 

AÇIKLAMA:    "Resûlullah zamanında iken" denilmesi, O'nun (s.a.v.) bu uygula­mayı bildiği ve kabul ettiği anlamını vermektedir. Özellikle de bu uygulamada, onun huzurunda toplanıp dağıtıldığı için böyledir.

 

İbnü'l-Münzir şöyle demiştir: "Resulullah'tan (s.a.v.), buğday konusunda üzerine hüküm bina edebileceğimiz herhangi bir nakil bulunma­maktadır. O dönemde Medine'de buğday çok az bir miktarda bulunmaktaydı. Sahabîler buğday artınca, yarım sa' buğdayın, bir sa' arpaya denk düştüğü görüşünü belirtmişlerdir. Onlar, ümmetin önderleridir. Onların görüşüne, ancak onlar gibi olan diğer sahabîlerin görüşü denk olabilir.

 

Osman, Ali, Ebu Hureyre, Cabir, İbn Abbas, İbnü'z-Zübeyr ve annesi Esma binti Ebu Bekir'in de fıtır sadakasının, yarım sa' buğday olarak verilebileceği görüşünü benimsediği nakledilmiştir ki bunlar sağlam nakillerdir."

 

Müslim'deki rivayette şöyle bir ek bulunmaktadır: "Biz, Muaviye, hac veya umre için gelip de minberde insanlara hitap edene kadar, fıtır sadakasını bu şekilde vermeye devam ediyorduk."

 

İbn Huzeyme ise, "O, o zaman halife İdi" ilavesini nakletmiştir.

 

Müslim'deki rivayette, "İki müd Şam buğdayının, bir sa' kuru hurmaya denk olduğu görüşündeyim" ifadesi yer almaktadır.